Berfend BER - Yüzyıllar boyu Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliğinde kalan Bulgaristan'ın Rodop, Deliorman ve Koca Balkan yörelerindeki yerleşme birimlerinde bugün de Türk soyundan gelen bir milyon civarında insan yaşamaktadır..
Osmanlı yönetiminden sonra çeşitli baskılarla kültürel kimliklerini kaybetme noktasına gelen Bulgaristan Türkleri her şeye rağmen gelenek ve göreneklerini özenle korumaya, bunları gelecek kuşaklara aktarmaya çalışmaktadırlar..
Bu bağlamda, Bulgaristan'da yaşayan Türklerin halk kültürü değerleri içerisinde beslenme ve mutfak kültürünün önemli yeri olduğu görülmektedir. Bu kültür zenginliğinin başlıca özellikleri şunlardır:..
Türk ve Bulgar halkları yüzyıllar boyunca iç içe yaşadıklarından pek çok Türk yemeği ve yemekle ilgili kavram Bulgar mutfağına girmiştir. Bunlardan birçoğu Türkçe söylenişini aynen korumuştur. Örnek vermek gerekirse; salata, turşu, paça, işkembe, kıyma, yufka, musakka, yahni, imambayıldı, güveç, köfte, kavurma, kapama, kebap, çömlek kebabı, çöp kebabı, tas kebabı, şiş, sarma, börek, yoğurt vb. ilk akla gelenleridir. Bugün Avrupa ve Amerika'da zevkle tüketilen aslı bir Türk süt ürünü olan yoğurt anılan kıtalardaki ülkelere Bulgarlar aracılığıyla girmiştir...
Aynı şekilde Bulgaristan'da yaşayan Türkler arasında Kurban Bayramı da coşkuyla kutlanır. Kesilen kurbanların etleri öncelikle kurban kesemeyen, akraba, komşu ve fakirlere dağıtılır. Bulgar komşular da unutulmaz. Onlara da mutlaka haşlanmış kurban eti verilir. Kurban sözcüğü Bulgar diline girmiş, yemek olarak da "haşlanmış et" olarak yapılır olmuştur...
Yakın zamana kadar Bulgaristan'da her mevsimde bol meyve ve sebze bulunmadığından bu ülkede yaşayan soydaşlarımızın mutfağında kışa hazırlık büyük önem taşırdı. çorbalıklar, turşu ve reçeller, sebze ve meyve kurutmaları ile konserve ve salamura çeşitlerindeki zenginlik buna bağlanabilir. Bugün bile Bulgaristan'da kış sebzeleri olarak sadece lahana, pırasa, ıspanak ve patatesten başka sebze bulmak zordur. Her Türk evinde en az üç çeşit reçel yapılması âdettendir. Hanımlar arasındaki karşılıklı ziyaretlerde mutlaka reçel ikram edilir; yanında su verilir. Başlıca reçel çeşitleri kiraz, domates, erik, kabak, üzüm, vişne, kayısı, şeftali, ayva, elma, armut ve gül ile yapılanlarıdır. Yapılışları birbirinin aynısı olan bu reçellere ateşten indirilmeden önce yıkanmış bir kaç ıtır yaprağı atılır. Itır reçele hoş bir koku verir..
Özel günlerde yapılan davetlerde yemek sırası şöyledir: Çorba, sebzeli et yemeği, kapama, börek, tatlı (revani, süt ve yoğurt tatlısı, kadıngöbeği, baklava), kıymalı yaprak sarması, yoğurt, üzerine de ünlü Türk kahvesi.
_________________________________
Cuisine of the Bulgaria Turks
_________________________________
Bulgaria was under Ottoman rule for centuries. Approximately one million Turks still live in its Rhodope, Deliorman and Koca Balkan regions.
After the end of Ottoman rule the Turks of Bulgaria, despite nearly losing their cultural identity under various pressures, are striving hard to preserve their customs and traditions, and pass these on to future generation.
In this contaxt, we will examine the important place of eating and culinary habits within the values of the Turks living in Bulgaria. The chief characteristics of this cultural wealth are:
As the Turkish and Bulgarian peoples lived in among each other for centuries, may different Turkish dishes have entered Bulgarian cooking, many of which have still preserved their Turkish names. Among the first to come to mind, for example, include turşu, paça, işkembe, kıyma, yufka, musakka, yahni, imambayıldı, güveç, köfte, kavurma, kapama, kebap, çömlek kebabı, çöp kebabı, tas kebabı, şiş, sarma, börek and yoğurt.
After the end of Ottoman rule the Turks of Bulgaria, despite nearly losing their cultural identity under various pressures, are striving hard to preserve their customs and traditions, and pass these on to future generation.
In this contaxt, we will examine the important place of eating and culinary habits within the values of the Turks living in Bulgaria. The chief characteristics of this cultural wealth are:
As the Turkish and Bulgarian peoples lived in among each other for centuries, may different Turkish dishes have entered Bulgarian cooking, many of which have still preserved their Turkish names. Among the first to come to mind, for example, include turşu, paça, işkembe, kıyma, yufka, musakka, yahni, imambayıldı, güveç, köfte, kavurma, kapama, kebap, çömlek kebabı, çöp kebabı, tas kebabı, şiş, sarma, börek and yoğurt.
Yogurt, a food enjoyed today in Europe and America, passed to these continents via the Bulgarians.
Turks living in Bulgaria maintain a strong tradition of Baklava making, especially for religious holidays and celebrations, the feast (Bayram) of Ramadan in particular, where the making of baklava begins a week before the holiday. The baklava is sent to special bakeries to be cooked, and on these days, large crowds gather outside the bakeries. Names or other markings are written on the pans to avoid confusion. Following the Bayram prayers, baklava is served to those who come to visit their parents, close relatives and neighbors, and is sent to their non-Muslim Bulgarian neighbors as well. Bulgarians who live far away also come on Bayram to eat baklava.
Similarly, the Turks living in Bulgaria also hold festive celebrations of the Feast of the Sacrifice. The meat of the slaughtered animals is first distributed to those who could not make a sacrifice, relatives, neighbors and the poor. Bulgarian neighbors are also not forgotten; they are also given boiled mutton. The word kurban (sacrifice) has entered the Bulgarian language; and in a culinary sense has come to mean “boiled meat.”
Similarly, the Turks living in Bulgaria also hold festive celebrations of the Feast of the Sacrifice. The meat of the slaughtered animals is first distributed to those who could not make a sacrifice, relatives, neighbors and the poor. Bulgarian neighbors are also not forgotten; they are also given boiled mutton. The word kurban (sacrifice) has entered the Bulgarian language; and in a culinary sense has come to mean “boiled meat.”
As fruits and vegetables were not plentiful in every season in Bulgaria until fairly recently, winter preparations were a very important part of the Turks’ culinary culture. This accounts for the broad variety of soup components, pickles and preserves, dried vegetables and fruits and various canned and brined staples. It was traditional in every Turkish home to make at least three types of fruit preserves. When women visit each other, they always serve a spoon of preserves accompanied by a glass of water. The main types of preserves made are cherry, tomato, plum, squash, grape, sour cherry, apricot, peach, quince, apple, pear and rose. Just before they are removed from the heat, it is common to add a few washed rose geranium leaves, which lends a pleasant aroma to the preserve.
The order of dishes served on special occasion meals is: Soup, a dish of vegetables and meat, kapama, börek, a sweet (revani, milk/yogurt cake, kadıngöbeği, baklava), stuffed vine leaves with meat, yogurt, and Turkish coffee.
Kaynak / Source
* Türk Kültür Vakfı / Turkish Cultural Foundation
* Kâmil Toygar - Nimet Berkok Toygar : Bulgaristan Türklerinin Mutfak Kültürü ve Yemekleri üzerine Notlar, Türk Mutfak Kültürü üzerine Araştırmalar / Notes on the Culinary Culture and Foods of the Turks of Bulgaria, Studies on Turkish Culinary Culture
* Berfend BER
* Berfend BER
_________________________________
_________________________________
Hepsi çok güzel görünüyor Balkanların coğrafyası, insanı, lezzetleri hepsi bir harika...
YanıtlaSilHepsi birbirinden güzel görünüyor. Balkanların coğrafyası, insanı lezzetleri bir harika...
YanıtlaSil